
15 TEMMUZ’A GİDEN YOL
Herkesin 15 Temmuz hain darbe girişimini enine boyuna tartıştığına şahit olduk, seneryo diyenlere şahit olduk, 251 şehidi 2734 gaziyi görmezden gelenlere, fetöcüler için vicdan yapanlara şahit olduk, eski bir istihbaratçı olarak 15 Temmuz hain darbe girişimini ele almaktan ziyade bize 15 Temmuz’ un zeminini kimler nasıl hazırladı, Bu zemini hazırlayanlar hangi pozisyonlardalar? Neredeler, eğer yerlerini ve konumlarını muhafaza ediyorlarsa bu ülkeye ve millete ne kadar ihanet ettiler ve daha ne kadar ihanet edecekler?
Benim için asıl tartışılması gereken konu bu bence “15 TEMMUZ NASIL BAĞIRA BAĞIRA BEN GELİYORUM” dedi? Peki bu kadar belirginken neden görülmedi? Görülmesini kimler nasıl maskeledi? Bu maskelemeyi yaparken bu gücü ve kuvveti nereden, kimlerden aldılar, 15 Temmuzun görülmeyenleri kimlerdir? Sizce sürekli telaffuz ettiğim bürokratik darbe süreci nasıl kimler tarafından yürütülüyor? Daha önceden bunu örnekleri ve belgeleri ile açıklayacağımızı söylemiştim.
18.08.2015 günü yapmış olduğum BİMER ihbarında fetönün istihbarat şubedeki yapılanmasını ve faaliyetlerini anlatmamın yanı sıra fetönün kolluk kuvvetleri içerisindeki yapılanması ile fetönün yargı yapılanmasının birlikte organize hareket ettiklerini ve algı komplo operasyonlarının nasıl yapıldığını anlatmaya çalıştım, bu ihbar ile birlikte Burdur emniyetindeki Fetö yapılanmasının Fetö ile mücadeleye engel olmaya, mücadeleyi sulandırmaya, milletin iradesi ile seçilmiş olan hükümeti yıpratmaya yönelik propoganda faaliyetlerine şahit oldum, bunu il emniyet müdürüne kadar aksettirmeme rağmen, kıllarının kıpırdamadığını gördüm, çalıştığım bütün illerde bürokrasi kanadında hükümete karşı bir tepkinin ve itaatsizliğin olduğunu görmemek mümkün değildi, 15 temmuz öncesi ve 17-25 arasında kalan süre içerisinde deşifre olan feröcüler geri plana alınıyor ve evveliyatta ittifak halinde olan Süleymancılar ön planda rol almaya ve yine renk değiştiren farklı tarikat ve cemaatlerin içine sızan fetöcüler, kripto dediğimiz kişiler ön plana çıkıyordu.
15 TEMMUZ HAİN DARBE GİRŞİMİ BAĞIRA BAĞIRA geliyordu!!!
Nasıl mı? Bunu belgeler ile anlatacağım demiştim 18.08.2015 yılında 791811 sayılı BİMER ihbarım ve bu ihbarın saklanması ile ilgili yaşanan süreç, verilen ifadeyi bu yazımızda kısaca şöyle açıklayayım. Normalde bimer ihbarını yapan kişinin dilekçe kanunu çerçevesinde müracaat yapan kişinin en geç 30 gün içerisinde ifadesinin alınması ve gerekirken benim müracaat ile ilgili bu süre zarfında ilgili bakanlıklara BİMER tarafından ihbar evrakının gönderildiği ve Emniyet genel müdürlüğüne evrakın ulaştığı ve TEM daire başkanlığının evrakın muhatabı olan TUNCELİ il emniyet müdürlüğüne evrakı gönderdiği ve asıl engellemenin Tunceli Emniyet müdürlüğünde gerçekleştiğini gördüm nasıl mı? İşte neden bürokratik darbe ve fetönün kamusal gücü nasıl ve ne amaçla kötü niyetli kullandığını ince noktalarını bu örnekte göreceksiniz.



Burada yazacağım açıklayacağım olaylar dizisi ve belgeleri ihbar etmenizin bir vatan borcu ve vatandaşlık görevi olduğunu sizlere hatırlatmak isterim.
Bu günkü yazdığım konu ile ilgili belgeleride ayrıca yayınlayacağımı hatırlatıp sizleri sıkmadan konuya geçmek istiyorum.
Burdur ilinde 18.08.2015 tarihinde FETÖ/PDY ile ilgili 791811 sayılı ihbarı yaptıktan sonra FETÖ/PDY terör örgütü ile alakalı can güvenliği gerekçesi ile Tunceli Emniye müdürlüğüne atamam yapıldı ve 2015 eylül ayında kurban bayramının arife günü göreve başladım ve bayramda Asayiş zırhlı ekiplerde göreve başladım, bu günlerde fetö mensuplarının hükümeti karalamaya yönelik propogandalarına şahit olup tepki gösterdim ve bunu üst müdürlere anlatmaya çalıştım, ama ne yazıkki bütün kapılar yüzüme kapanıyor fetö lafını duyan kapısını kapatıyordu, bunları ondönemde sosyal medyada dile getirmeye çalıştım ve yazdım, ayrıca ihbarım ile ilgili TEM ŞUBE müdürüne ekim ayında ihbarımı sordum gelmediğini beyan etti, bir garipliğin olduğunu hissettim, yine kasım ayının ilk haftasında TEM Şubede çalışan bir devreme sordum ve yanındaki komiser Fatih YİĞİT İle beni tanıştırdı, ve ihbarımdan sorumlu olan kişi olmasına nazaran bana ihbarımın gelmediğini söyledi.işte bu isme dikkat edin, çünkü Fatih YİĞİT o dönemde FETÖ operasyonlarında önemli rol oynuyordu.
Bu arada ben yine durmayıp fetö ile mücadele etmek için emniyet müdür yardımcısı ile görüşüp İl emniyet müdürü ile defalarca görüşme talep etmeme nazaran il emniyet müdürü Fahrettin ŞEN’in görüşme talebimi kabul etmemesi bayağı bir ilgimi çekmişti, bunun için Sirsile yolunuda takip etmeyi denediğimde fetönün organize bir şekilde bu mücadeleyi engellediğini gördüm ve asayiş şube müdürü İRFAN ÇİFTÇİ tarafından tehdit edildim bu tehditler ile ilgili üstlerime bilgi vermeye çalışırken Personel şube müdürü Murat VOLKAN KULAOĞLU tarafından tehditkar bir tavırla karşılaştım, daha sonra devreye emniyet müdür yardımcısı Fahrettin …. girdi ve beni dinleyerek emniyet müdürüne bilgi vereceğini söyledi ve olay kapatıldı, bu organizasyona dahil olan rütbelileri bir bir not aldım ve tahkikatlarını yaptım ve manzara korkunçtu, bu arada kendimi bu terör örgütü mensuplarından korumak için OVACIK ilçesine geçici görev talep ettim ve dayatma ve baskı ile kalıcı olarak gönderildim ve Ovacık ilçesinde TEM DAİRE BAŞKANLIĞINI aradım ve ihbar evrakının 19.09.2015 de EBYS İle TUNCELİ TEM ŞUBE Müdürlüğüne gönderildiğini öğrenince Evrakın saklandığını netleştirdim ve CİMER 12.01.2016 günü ihbar yaptım ve fetö mensuplarının Emniyet teşkilatındaki emir komuta zincirini elde tuttuklarını, ihbar evraklarını sakladıklarını anlattım, bu ihbarıma bu güne kadar bir işlem yapmadılar, ancak TEM daire başkanlığını aradıktan sonra bir panik havasına girdiler ve beni aradılar ihbar ile ilgili rapor alıp gelmemi söylediler, bende kendilerine rapo almayacağım ve görev yazı ile gelebileceğimi, ilçedeki emniyet amiri Ali ESKİN ve Komiser Eray KILIÇARSLAN, Komiser Mehmet ORUÇ ve Komiser Zekeriya … isimli şahısların şahsıma mobing ve komplo kurmaya çalıştıklarını anlattım, arayan arkadaş bu konu ile ilgili rapor tutmasına nazaran hiç bir rütbeli her hangi bir yasal girişimde bulunmadı, normalde bunun ile ilgili idari ve adli soruşturmalar açılması gerekirken açılmadı ve 25.01.2016 günü kaymakam beyefendi bilgi verdim, senelik izne ayrıldım Ankara’ya giderek Personel daire başkanlığında dilekçe vererek görüşe çıkıp anlattım, TEM daireye yönlendirildim ve orada ilgili müdür Erdoğan KARTAL’ a anlattım ama bir adım bile yol alamadım ve arkasından bir flaş bellek içerisine hazırladığım ihbarı şubat ayının son haftasında Cumhurbaşkanlığında iki komisere elden teslim ettim ve bu anlattıklarımı o ihbarda da anlattım. 11.03.2016 günü Tunceli emniyetinde BİMER ihbarım ile ilgili ifademi almaya çalıştılar ve ben ifade vermeyeceğimi EMNİYETTE FETÖ Yapılanmasının güçlü olduğunu vereceğim bilgilerin bu yapılanmanın eline geçeceği için ifade vermek istemediğimi, CİMER’e dijital ortamda gerekli ihbarı taptığımı, ilgili bakanlıktan müfettiş talep ettiğimi ve bilgileri müfettişe vereceğimi beyan ettim.
Bir il emniyet müdürü nasıl olurda bu vermiş olduğum ifadeden sonra kendi memurunu çağırıp bu konu ile ilgili gel bakalım ben senin müdürünüm, onlara güvenmiyorsan gel bana anlat demez, nasıl bakanlıktan veya genel müdürlükten müfettiş talep etmez,bu saklanan evrakın hesabını sormaz,
Şimdi buraya kadar ismi geçen insanların akıbetine bakalım,
1- tehdit eden Asayiş şube müdürü İRFAN ÇİFTÇİ 15 Temmuz hain darbe girişimine katıldı tutuklu ve byloc kullanıcısı,
2- Personel şube müdürü VOLKAN KULAOĞLU 15 Temmuzdan sonra terfi etti Emniyet Müdür Yardımcısı oldu ve darbeden 4 ay sonra kırmızı byloc kullanıcısı çıktı Yunanistan’a kaçarken yakalandığını duydum, bu arada bana komplo soruşturması açtılar emniyet amiri Ali eskin ve komiser Eray KILIÇARSLAN ile birlikte,
3-Emniyet Amiri Ali ESKİN ise MİT TIRLARI olayının faillerindenmiş ihraç oldu, ama garip olan sürgün gelen bu şahsın Ovacık ilçe emniyet müdürü yapılması,
4- Komiser Eray KILIÇARSLAN FETÖNÜN Taltif komisyonunda yolsuzluk dosyasından İhraç oldu, aynı zamanda Şırnak ilinde fetöden sürgün gelen bu şahıs 15 temmuz öncesi fetö evraklarının işlem gördüğü Ovacık TEM büro amiri tapılmıştı ne garip,
5- MEHMET ORUÇ ihraç edildi Komiser yardımcılığı sınav sorularının çalınması,
6- Zekeriya …. komiser fetö faaliyetlerinden ihraç
7- Emniyet Müdür yardımcısı Fahrettin …. bey darbeden sonra tutuklandı Byloc kullanıcısı tutuklandı
8- Komiser FATİH YİĞİT 2017 yılında Fetönün mahrem imamı çıktı ihraç oldu, MHP’ bin kapısına gitti torpil aradı ama MHP onun oyununa gelmedi serbest geziyor
9- Hakkımda açılan soruşturmanın müdürü Hasan Hüseyin …. olarak hatırladığım müdür byloc tutuklusu ve ben soruşturmadan 4 ay kıdem tenzili ve maaş kesim cezası aldım tarih ekim 2016, emekli oldum ama mahkeme 5 yıldır hala itirazıma cevap veremiyor!!
Şimdi diyeceksinizki iyi ya hepsi ceza almış, siz okurlarım görmesi gereken ince bir çizgi var aslında, bu ihbarlarım darbe öncesi, adli ve idari hiç bir gereği yapılmadı, o günün emniyet müdürü Fahrettin ŞEN’ e soruyorum bir emniyet müdürünün görevi nedir? Neden beni dinlemediniz? Siz fetö ile mücadele ettiniz mi? Nasıl terfi edip Kazakistan ASTANA konsolosluğunda müşavir oldunuz! Eğer FETÖ ile mücadele ettiyseniz neden bu fetö mensuplarına soruşturma açmadınız? Neden müfettiş istemediniz? Bu örgüt mensuplarının darbe girişiminde bulunmasına neden fırsat verdiniz?
15 Temmuz öncesi Ovacık ilçesine sürgün gelen Emniyet amiri Ali ESKİN’e ilçe emniyet müdürlüğü görevi verdikten sonra komiser Eray KILIÇASLAN’nın TEM bürodan sorumlu olmasını neden denetlemediniz!!! Size soracak çok sorum var ama okurlarımı sıkmamak adına yazı dizimin bu bölümüne son veriyorum sorularımı tekrar soracağımdan emin olabilirsiniz KAMUSAL GÜCÜN terör örgütü adına bu şekilde kullanılmasının adı BÜROKRATİK DARBE’ den başka ne olabilir ki?