
17-25 Aralık öncesi, sonrası, 15 Temmuz öncesi ve sonrası FETÖ/PDY terör örüntünün Kamudaki, bürokrasideki gücünün çok fazla olduğu, kamudan gelen devlet kudretini bu örgütün hükümeti devirmek amacıyla kullandığı, bu örgütün siyasi yapılanması ve bürokrasi yapılanmasının birlikte hareket ettiği, Türkiye’nin bürokratik bir darbe İle karşı karşıya olduğu, yaşadığımız darbe süreçlerinin Bürokratik darbe sürecinin parçası olduğu, bu sürecinde taki hükümet düşünceye kadar devam edeceği düşüncesi zihnimdeki yerini hep korumuştur.
Fetö İle mücadelenin yok kadar az olduğunu Emniyet Teşkilatında istihbarat şubede çalıştığım dönemdeki bürokratların şu an nerede hangi konumlarda oldukları ve geçmişleri hakkında Bilgi Sahibi olmam münasebeti ve fetö İle yapmış olduğumu mücadelemde gerekli yasal işlemlerin yapılmaması, yargıdaki kanadının faaliyetleri ve fetö İle ilgili resen soruşturma başlatılması gereken konularda soruşturma açmamaları ve takipsizlik vermenin mümkün olmadığı noktalarda da takipsizlik vermeleri, 2018 yılında iki savcının müracaatımı almamaları, sürece dahil olan ve fetönün pisliklerini kapatmaya çalışan valiler, emniyet müdürleri, daha yüzlerce hukuksuzlukları v.s bu yaşadıklarım bürokratik darbe sürecinin içerisindeki fetönün savunma mekanizmasının nasıl çalıştığının göstergesi, aynı zamanda fetö İle mücadelenin siyasallaştırılması ve at izinin it izine karıştırılmasında bürokrasinin ve fetönün siyasi yapılanması içerisindeki milletvekillerinde rolü çok büyüktür.
Neden en etkin bürokrasi ve fetönün siyasi yapılanması, aslında makalemizin konu başlığının açıklaması burada gizli, çünkü öz olarak açıklayacak olursak fetö ilk önce kamu yapılanmasını gerçekleştirerek bürokrasiyi elde etmiştir, bürokraside başarılı göstermeye çalıştığı, medyatik ettiği bürokratlarını siyasete kanalize ederek hem devletin kamusal gücünü elde etmiş ve aynı zamanda bu kamusal güç İle siyaseti bir yandan dizayn etmeye çalışmış, bir yandanda algı operasyonunları İle hükümetleri düşürerek devletin siyasi yönetimini ele geçirmeye çalışmıştır, yani yaptığı algı operasyonları İle demokratikmiş gibi göstererek bürokratik darbeleri gerçekleştirmeye çalışmıştır. Nitekim başarılı olduğu darbe girişimleride mevcuttur, buna örnek verecek olursak kaynak olarak Eski istihbarat daire başkanı Sabri Uzun’un İN KİTABINI gösterebiliriz, kitap içerisinde ses kayıtlarının İstanbul istihbarat dan CHP’ li Fikri SAĞLAR’ a verilerek ANAP hükümetinin düşürüldüğü anlatılıyor.
25 Mayıs 2021 günü Haber Türk’te yayınlanan Açık ve NET İsimli programın konuğu olan içişleri bakanı sayın Süleyman SOYLU’ya Sedat PEKER İle ilgilinsorular sorulmuştu ve sayın içişleri bakanı sohbet arasında bir görüşünü bekirterek aynen şöyle demişti. “BEN BÜROKRASİDEN SİYESETE GEÇİŞLERE KARŞIYIM” diyerek ve bizzat isim vererek “AHMET DAVUTOĞLU SENDE BÜROKRAT KÖKENLİSİN” Demişti. İşte bu kelime insana kitap yazdırır diyorum ve program içerisinde buna yönelik tek bir soru bile sorulmadı sayın SOYLU’ya!!!! Zannedersem her şey net aslında, Sayın soylu’da her şeyin farkında, burdan tekrar milletimizi ve devlet büyüklerimizi uyarmak boynumun borcu ve benim için milli bir görevdir, devletimize ve milletimize kasteden FETÖNÜN Bürokrasi ve siyasi kanadıdır, bu sürecin adı BÜROKRATİK DARBE SÜRECİDİR!!! Yaşadığımız hain darbe girişimleri FETÖNÜN BÜROKRASİ VE SİYASİ YAPILANMASI Tarafından organize edilmektedir, Aynı zamanda bu terör örgütün en büyük hedefi gerçekleştirdiği algı operasyonunları İle hükümetin milletten aldığı gücü kırarak Sandığı bunun yansımasını sağlamaktır, Bunun içinde kamudan güç kullanılmakta ve FETÖ kendisini devletin kendisi olarak göstermeye çalışmaktadır. Tabiri caiz ise FETÖ AÇIKÇA MÜHÜR KİMDE İSE SÜLEYMAN ODUR demeye çalışıyor ve millet üzerinde böyle bir algı oluşturmaya çalışmaktadır, Bu açıdan bakıldığında devletin büyük bir beka sorunu İle karşı karşıya kaldığı görülmektedir.